9167,58%0,98
38,56% 0,32
43,67% 0,35
4008,99% 0,14
6526,84% 0,67
Gazze’de yaşanan trajedilere bir çocuğun gözünden bakan ve savaşın en çok etkilediği kesim olan çocukların sessiz çığlıklarını perdeye taşıyan “Göğe Yazılmış Son” adlı kısa film, Malatya’da tamamlanan çekimlerinin ardından ulusal ve uluslararası film festivallerine hazırlanıyor.
Filmin yönetmen koltuğunda, aynı zamanda başrol oyuncusu olan Malatyalı tiyatro sanatçısı, yazar, kum sanatı ustası ve ressam İbrahim Şahin Uyumaz oturuyor. Annelik figürünü güçlü bir duyguyla canlandıran oyuncu Sevilay Karabulut ise filmdeki derin dramatik yapıyı taşıyan diğer önemli isimlerden. Filmin genel sanat yönetmenliğini ve görüntü yönetmenliğini ise başarılı sinemacı Alperen Yavuz Koç üstleniyor.
Film, zihinsel ve bedensel engelli birey Asım’ın iç dünyasını merkeze alarak, savaşın coğrafyasından uzakta yaşayan bir çocuğun Gazze'deki trajedilere nasıl duyarlılık gösterdiğini ve kendi kayıplarıyla bu acıları nasıl ilişkilendirdiğini anlatıyor. Asım, kaybettiği babasını kuş figürüyle özdeşleştirirken, savaşta hayatını kaybeden çocukları da “uçan kuşlar” olarak hayalinde canlandırıyor. Çizdiği kuş resimleri, umutla yoğrulmuş bir yasın, sessiz bir haykırışın simgesine dönüşüyor.
Malatya’nın doğal dokusuyla harmanlanan sahneler, seyirciye görsel bir şiirsellik sunarken, filmde kullanılan semboller ve metaforlar da hikâyeyi derinleştiriyor. Yönetmen İbrahim Şahin Uyumaz, filmin sadece bir kaybın değil, aynı zamanda insanlığın vicdanıyla yüzleşmesinin sinematografik bir ifadesi olduğunu belirtiyor.
Toplumsal duyarlılık ve evrensel insani değerleri merkezine alan “Göğe Yazılmış Son”, savaşın dışında kalmış bireylerin, özellikle de engelli bireylerin dünyaya nasıl dokunduğunu anlatan nadir yapımlardan biri olarak öne çıkıyor. Film, 2025 yılı boyunca Türkiye’nin önde gelen kısa film festivallerinin yanı sıra uluslararası platformlarda da izleyiciyle buluşacak.
Sanatı vicdanın sesi haline getiren “Göğe Yazılmış Son”, izleyicileri sadece düşündürmeyi değil; empati kurmaya, bakış açısını değiştirmeye ve insanlığın en saf duygularına dokunmaya çağırıyor.